Parsel parsel eylemişler dünyayı
Bir dikili taştan gayrı nem kaldı
Dost elinden ayağımı kestiler
Bir akılsız baştan gayrı nem kaldı
Padişah değilem çıksem otursam
Saraylar kursam da asker yetirsem
Hediyem yoktur ki dosta götürsem
İki damla yaştan gayrı nem kaldı
Mahsuni şerif'im çıksam dağlara
Rast gelsem de avcı vurmuş marala
Doldur tüfeğini beni yarala
Bir yaralı döşten gayrı nem kaldı
Kaynak: Aşık Mahzuni Şerif
Yöre: Afşin
İşte gidiyorum çeşm-i siyahım
Önümüze dağlar sıralansa da
Sermayem derdimdir servetim ahım
Karardıkça bahtım karalansa da
Haydi dolaşalım yüce dağlarda
Dost beni bıraktı ah ile zarda
Ötmek istiyorum viran bağlarda
Ayağıma cennet kiralansa da
Bağladım canımı zülfün teline
Sen beni bıraktın elin diline
Güldün Mahzuni'nin berbat haline
Mervanın elinde parelense de
Kaynak: Aşık Mahzuni Şerif
Yöre: Afşin
Madem dünyaya dargınsın
Mamudo kurban niye doğdun
Kader yolunda yorgunsun
(Hayat yolunda küskünsün)
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Kurban gelir payın yoktur
Haftan yoktur ayın yoktur
Ankara'da dayın yoktur
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Kim okuyup yazar seni
Rüzgar değse bozar seni
Ölsen kovar mezar seni
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Kurban gelir payın yoktur
Haftan yoktur ayın yoktur
Ankara'da dayın yoktur
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Adam olmasaydın neydin
Gelir miydin hiç bilseydin
Keşke doğmadan ölseydin
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Kurban gelir payın yoktur
Haftan yoktur ayın yoktur
Ankara'da dayın yoktur
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Akar yaşın şakır şakır
Tahta döşek takır takır
Ölüler senden rahattır
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Kurban gelir payın yoktur
Haftan yoktur ayın yoktur
Ankara'da dayın yoktur
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Mahzuni işin doğrusu
Öter zalimin (sazımın) borusu
Dayımın öksüz yavrusu
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Kurban gelir payın yoktur
Haftan yoktur ayın yoktur
Ankara'da dayın yoktur
Mamudo kurban niye doğdun
(Söyle yavrum niye doğdun)
Kaynak: Aşık Mahzuni Şerif
Yöre: Afşin
Sana bir gün olsun
Gülmedi hayat
Kaderi berbat merdo merdo
Burası gurbet
Gelme demedim mi merdo
Dönme demedim mi
Vururlar seni merdo merdo
Söylemedim mi
Köprünün başına merdo
Pusu kurarlar
Seni ararlar merdo merdo
İzin sorarlar seni kırarlar
Gelme demedim mi merdo
Dönme demedim mi
Vururlar seni merdo merdo
Söylemedim mi
Mahzuni yanıyor sana merdo
Bitti baharım
Bahar ayları merdo merdo
Soldu bağlarım yeşil bağlarım
Gelme demedim mi merdo
Dönme demedim mi
Vururlar seni merdo merdo
Söylemedim mi
Kaynak: Aşık Mahzuni Şerif
Yöre: Afşin
Sabahtan bir davul çalar
Tokmağı tozundan beter oy oy
Öyle bir zamana geldik
Oğul babasından beter
Vicdanında ar kalmamış
Utanır damar kalmamış
Ha babam ha ha De babam ha ha
Yaklaşma onun yanına
Yalan kokar nefesinde oy oy
Nasıl olsa soran yoktur
Vur fakirin kesesinden oy oy
Vicdanında ar kalmamış
Utanır damar kalmamış
Ha babam ha ha De babam ha ha
Der Mahzuni bu deniz de
Kimler yüzer kimler batar oy oy
Yüreğinde ar kalmamış
Birisi birinden beter
Vicdanında ar kalmamış
Hakka giden yol kalmamış oy
Ha babam ha ha De babam ha ha
Ey benim güzel güneşim
Bilmem ki nere doğarsın
Allah belasını versin
Bilmem ki nasıl kıyarsın
Vicdanında ar kalmamış
Utanır damar kalmamış
Ha babam ha ha De babam ha ha
Dünya zalımlar dünyası
Giden zalım gelen zalım
İnsanlığın yüz karası
Hayvan gibi ölen zalım
Zalım zalım ne olacak
Benim halım
Almış ele arsızlığı
Baştan başa yersizliği
Bilmem neden hırsızlığı
Yapan değil bilen zalım
Zalım zalım meyhaneler
bir hoş olur divaneler
Ben insanlar dargınıyım
Dertlilerin yorgunuyum
Sanki felek vurgunuyum
Bu halıma gülen zalım
Zalım zalım zalım zalım
Ne olacak benim halım
Sevmem dünya muradını
Görenler görmüş tadını
Mahzuni'nin kanadını
Kırıp kırıp yolan zalım
İnce ince bir kar yağar
Fakirlerin düzüne
Neden felek inanmıyor
Fukaranın sözüne
Öldük öldük biz açlıktan etme ağam nolur
Kimi mebus kimi vali
Bize tahsil haramdır
Dayanamam artık senin
Bu yalancı pozuna
Yandık yandık, bize okul
Bize yol, bize hayat
Etme ağam nolur nolur
Nolur nolur nolur nolur
Adam mı ölür yol yapılınca
Okul olunca, hayat bulunca
Nolur nolur nolur, nolur nolur
İstanbulun benzemiyor
Neden o urfalara
Yandık yandık, öldük öldük
Bir yudum su etme ağam nolur
Yolsuz maraş, susuz urfa
Ya diyarbakırların
Öldük öldük bir mektup yaz
Yapma ağam nolur nolur
Nolur nolur nolur nolur
Adam mı ölür toprak verince
İnsan sevince, kendin bilince
Nolur nolur, nolur nolur
Mahzuni senin gardaşın
Alma topraklarımı
Çocuklarım büyük olsun
Sürünmesin ortada
Bizde allahın kuluyuz etme ağam nolur
Sen anandan ben babamdan
Ağa doğmadık dostum
Gel beraber yaşayalım
Sanma ki sana küstüm
Yandım yandım ayrı gezme
Etme gardaş nolur nolur
Nolur nolur nolur nolur
Adam mı ölür toprak verince
Borç ödeyince, kendin bilince
Nolur nolur nolur gardaş nolur nolur
Dünya zalımlar dünyası
Giden zalım gelen zalım
İnsanlığın yüz karası
Hayvan gibi ölen zalım
Zalım zalım zalım zalım
Ne olacak benim halım
Zalım zalım zalım zalım
Ne olacak benim halım
Alımış ele arsızlığı
Baştan başa yersizliği
Bilmem neden hırsızlığı
Bilmem neden hırsızlığı
Yapan değil bilen zalım
Zalım zalım meyhaneler
Sarhoş olur divaneler
Zalım zalım zalım zalım
Ne olacak benim halım
Ben insanlar dargınıyım
Dertlilerin yorgunuyum.
Sanki felek vurgunuyum
Sanki felek vurgunuyum
Bu halıma gülen zalım
Zalım zalım zalım zalım
Ne olacak benim halım
Zalım zalım zalım zalım
Ne olacak benim halım
Sevmem dünya muradını
görenler görmüş dadını
Mahsuni'nin kanadını
Mahsuni'nin kanadını
Kırıp kırıp yolan zalım
Zalım zalım zalım zalım
Ne olacak benim halım
Zalım zalım zalım zalım
Ne olacak benim halım
Zalım zalım zalım zalım
Ne olacak benim halım
Zalım zalım zalım zalım
Ne olacak benim halım
Kanadım değdi sevdaya
Kondum kondum uçamadım
Aşk şarabın doya doya
Yandım da içemedim
Oy tabip şu yaramı
Sar sarabilir isen
Sevda ateşten bir kale
Var varabilir isen
İçmişem sarhoşum dünden
Bayram ederim bugünden
Aşıkların köprüsünden
Döndüm de geçemedim
Oy tabip şu yaramı
Sar sarabilir isen
Sevda ateşten bir kale
Var varabilir isen
Yan Mahzuni sine sine
Bugün bana n’oldu yine
Düştüm güzeller içine
Kendim kendim seçemedim
Oy tabip şu yaramı
Sar sarabilir isen
Sevda ateşten bir kale
Var varabilir isen..
Mevlam bana ömür vermiş
Boşu boşuna, boşu boşuna
Bedenime bir can girmiş
Boşu boşuna, boşu boşuna
Gelmişim ben boşu boşuna
İsa Meryeme’mi kaldı?
Musa asa’dan ne buldu?
Süleyman bir sultan oldu
Boşu boşuna, boşu boşuna
Saltanatı boşu boşuna
Su akar deryaya varır
Derya damlayı çıkarır
Gökyüzünde yağmur olur
Damlaları boşu boşuna
Yağmur yağar boşu boşuna
Gâhi gittim gahi geldim
Aradım kendimi buldum
Bir Mahzuni Şerif oldum
Boşu boşuna, boşu boşuna
Yaşamışım boşu boşuna
Avrat yeğin sayrı benim karnım aç
Keyf için gelmedik bura doktur bey
Fukara harcından yaz da bir ilaç
Olsun derdimize çare doktur bey
Tamam vatandaşık kardaşık ama
Bunca pahıl m’olur adam adama
Geldik ta sabahtan kaldık akşama
Yarına mümkün mü sıra doktur bey
Yedi baş horanta yıkık hanede
Tüm kazancım bini bulmaz senede
Yüz pangunot helal olsun gene de
Ben nereyim beş yüz nere doktur bey
Tek kaşıkla çorba içer dördümüz
Kul başından ırak ola derdimiz
Senden benden asker ister ordumuz
Candan da mı yeğdir para doktor bey
Dert bela tebelleş oldu başıma
Her gece tahsildar girer düşüme
Beni mahcup etme can yoldaşıma
Erkeklik öldü mü bre doktor bey
Büyük oğlan asker öteki çırak
Han için param yok oteli bırak
Mevsim kış yollar sarp köy hayli ırak
Bir değil beş değil yara doktor bey
Memur gelir karşılarsın köşeden
Zengin gelir kırılır sın neşeden
Öte kaçma bizim garip eşe’den
Bakıp boynundaki kire doktor bey
Hemi Müslümanım insanım hemi
Halimi arz ettim darılma emi
İçinde mangır yok gördün kesemi
Bir de ceplerimi ara doktor bey
Daha sayayım mı noksan mı daha
Yalvara yalvara tükendim aha
Bu yüzle mi çıkacaksın Allaha
Vallahi yanarsın nara doktor bey
Ağla gözüm ağla
Dağlar karalı bugün
Çağla yaşım çağla
Gönlüm yaralı bugün
Kar yağmış saçlarıma
Ömrüm boralı bugün hey can
Aklım nereli bugün hayran
Deli miyim ben
Ellerin bahçesinde gülden banane canım
Bir gün için ağlarsın elden sanane canım
Ben bu yoldan dönerem
Lanet dönene canım hey canım
Ömrüm önüne sonuna kurban
Deli miyim ben
Mahzuni ak diyerek yandı gelele canım
Kaşına bir güvercin kondu gelele canım
Ağustos'ta gönlümü doldu gelele canım hey canım
Düştüm dünya yoluna gurban deli miyim ben
Vay göresim geldi Berçenek seni
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
Nasıl unuturum körpe yavrumu
Nasıl unuturum körpe yavrumu
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
Oturup ağlasam delidir derler
Nasıl unuturum körpe yavrumu
Nasıl unuturum körpe yavrumu
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
Oturup ağlasam delidir derler
Bizim elin yiğitleri bol olur
Çalar davulları dizgin dol'olur
Ölüm bizim için tozlu yol olur
Ölüm bizim için tozlu yol olur
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
Oturup ağlasam delidir derler
Ölüm bizim için tozlu yol olur
Ölüm bizim için tozlu yol olur
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
Oturup ağlasam delidir derler
Mahzuni Şerif'im oy beni beni
Hanı ya ikrarsız ikrarın hani
Vay göresim geldi Berçenek seni
Vay göresim geldi kuzular seni
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
Oturup ağlasam delidir derler
Vay göresim geldi Berçenek seni
Vay göresim geldi kuzular seni
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
Oturup ağlasam delidir derler
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
Oturup ağlasam delidir derler
Kirvem bu yıl bu dağlarda aman
Sensiz yazın tadı mı olur aman
Selamın niye kesildi aman aman aman
Bir selamın adı mı olur aman
Kirvem aman ne de çabuk geçti zaman aman aman oy
Bir selamın adı mı olur aman kirvem aman
Ne çabuk tükendi zaman aman aman oy
Can içinde can içinde aman
Can erir zaman içinde aman
Böyle kader olmaz olsun aman aman aman
Hüseyinim kan içinde aman
Kirvem aman ne de çabuk geçti zaman aman aman oy
Hüseyinim kan içinde aman kirvem aman ne çabuk tükendi
zaman aman aman oy
Varsam gitsem Erzincan'a aman
Hüseyinim gelmiş mi ola aman
Der Mahsuni bu dağlarda aman aman aman
Böyle yiğit ölmüş mü ola aman kirvem aman
Ne de çabuk geçti zaman aman aman oy
Böyle yiğit ölmüş mü ola aman kirvem aman
Ne çabuk tükendi zaman aman aman oy
Aman aman oy...
Ben o dosttan ayrı gezdim ağlarım
Akar gözlerimden sel gizli gizli
Senin ile ikrar verdi gezeli
Kimseler görmeden gel gizli gizli
İnan hey cananım belim büküldü
Farkına varmadım hayda ömrüm söküldü
Deprem yokta neden evim yıkıldı
Bu işte bir yaman el gizli gizli
Ey yolcu destursuz bağa girilmez
Kadir bilmeyene kıymet verilmez
Her sazın döşüne pençe vurulmaz
İncedir kırılır tel gizli gizli
Mahsuni şerif'im yanar inlerim
Feryad eder geri kendim dinlerim
Yardan ayrı kaldım geçmez günlerim
Dakikam içinde yıl gizli gizli
Mevlam gül diyerek iki göz vermiş
Bilmem ağlasam mı ağlamasam mı
Dura dura bir sel oldum erenler
Bilmem çağlasam mı çağlamasam mı
Milletin sırtından doyan doyana
Bunu gören yürek nasıl dayana
Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana
Bilmem söylesem mi söylemesem mi
Mahzuni şerif'im dindir acını
Bazen acılardan al ilacını
Pir Sultanlar gibi dar ağacını
Bilmem boylasam mı boylamasam mı
Kaynak: Aşık Mahzuni Şerif
Yöre: Afşin
Kendi kitabına girdim saklandım
Kelime kelime buldular beni.
Denizin dibinde ot oldum bittim
Balığın karnından yoldular beni
Serden geçmez imiş sırrın verenler
Daha dönmez Hak yoluna girenler
Ramazan davulu oldum erenler
Vakitli vakitsiz çaldılar beni
Kadeh oldum elden ele verildim
Bir can buldum öldüm öldüm dirildim
Namaz postu oldum dosta serildim
Secdesiz Kıble'siz kıldılar beni
Şal kumaş yapılmaz tazı çulundan
Vaz geç gönül parasından pulundan
Pir aşkına Pir Sultan'ın yolundan
Mahzuni ol diye saldılar beni...
Hızlı hızlı giden yolcu
Bu mezarda bir garip var
Bak taşına acı acı
Bu mezarda bir garip var
Kurumuş yeşil otları
Toprak olmuş umutları
Gökte mavi bulutları
Bu mezarda bir garip var
İzi bile yok dünyada
Onu aramak beyhuda
Ne gezersin bu ovada
Bu mezarda bir garip var
Gökler yüksek toprak derin
Rüzgar eser serin serin
Senin olsun çiçeklerin
Bu mezarda bir garip var
Etrafı ağaç dizili
Vücudu toprak sızılı
Taşı Mahzuni yazılı
Bu mezarda bir garip var...
Hele Bak Saçlarıma
Kar Yağdı Kar Yağdı
Kar Yağdı da Kalkmıyor
Felekten Boğazıma
El Değdi, El Değdi
El Değdi Bırakmıyor
Dağlar Duman Böyle
Geçti Zaman Böyle
Yar Benden Umut Kesmiş
Halim Yaman Böyle
Bana İnanmıyorsan
Elleme Elleme Bari Beni
Kime şikayet Edem
Ey Zalim Ey Hain
Vefasız Seni Seni
Dağlar Duman Böyle
Geçti Zaman Böyle
Yar Benden Umut Kesmiş
Halim Yaman Böyle
Mahzuni Bu Dünyada
Ölüm Var Ölüm Var
Ölümlüdür Canlılar
Öldüğüne Üzülmez
Ağlamaz Sızlamaz
Yar Seven İrfanlılar
Dağlar Duman Böyle
Geçti Zaman Böyle
Yar Benden Umut Kesmiş
Halim Yaman Böyle
Kaynak: Aşık Mahzuni Şerif
Yöre: Afşin
Parsel parsel eylemişler dünyayı
Bir dikili taştan gayrı nem kaldı
Dost elinden ayağımı kestiler
Bir akılsız baştan gayrı nem kaldı
Padişah değilem çıksem otursam
Saraylar kursam da asker yetirsem
Hediyem yoktur ki dosta götürsem
İki damla yaştan gayrı nem kaldı
Mahsuni Şerif'im çıksam dağlara
Rast gelsem de avcı vurmuş marala
Doldur tüfeğini beni yarala
Bir yaralı döşten gayrı nem kaldı
Ceyhan suyu gibi bahar ayında
Niye dolu dolu akar gözlerin
İniler gezersin bahar ayında
Yavru ceylan gibi bakar
Gözlerin yar yar
Gözlerin dost dost
Gözlerin yar yar gözlerin yar
Beri gel beri gel ömrümün varı
Seni sevenlerin candır zararı
Bakışların almış idam kararı
Boynuma zülfünü takar
Gözlerin dost dost
Gözlerin yar yar
Gözlerin dost dost gözlerin dost
Mahzuni' yim dolaştım da deli oldum
Muhabbet bağında bir bülbül oldum
Bir kenardan bakışına kül oldum
Anladım cihanı yakar
Gözlerin yar yar
Gözlerin dost dost
Gözlerin yar yar...
sarhoşum dünyada sevdiğim
meyhoş geziyorum yar
kadehimi doldur da bari caney
eller bizi duymasın yar
ağlamış aşıklar yıllarca
yüzün görememiş dost
canım bu perdeyi kaldır bari bari
canım gülüm dostum
eller bizi duymasın yar
yüreğim fırgatta oy gurban
iki gözlerim kanda yar
canım cenderede ey can
hallerim yamanda dost
bir kırık tekneyim ey can
ulu ummanlarda dost
döndürüp durma gel daldır bari bari
canım gülüm dostum
eller bizi duymasın dost
mahzuni'yim vardım gurban
birgün ulu çarşıya dost
düşündüm dünyanın yükünü
kimler çekip taşıya dost
hasta düşmüş kollarımı kırıp
şöyle geçip karşıya dost
bana gülme beni öldür bari bari
canım gülüm dostum
eller bizi duymasın dost
Kaşların Arasından
Domdom Kurşunu Değdi
Bir Avcı Vurdu Beni
Bin Avcı Beni Yedi
Ah Dedim Ağladım
Yaremi Bağladım
Eğdi Yar Boynun Eğdi
Mevlam Kerimsin Dedi
Hançer Yarası Değil
Domdom Kurşunu Değdi
Gel Gel Gümle Gel
Gel Gel Gümle Gel
Gel Böğrüme Domdom Kurşunu
Bugünüm Harap Oldu
Dünden İyi Midir Ki
Doktor Hasta Ben Hasta
Benden İyi Midir Ki
Ah Dedim Ağladım
Yaremi Bağladım
Eğdi Yar Boynun Eğdi
Mevlam Kerimsin Dedi
Hançer Yarası Değil
Domdom Kurşunu Değdi
Gel Gel Gümle Gel
Gel Gel Gümle Gel
Gel Böğrüme Domdom Kurşunu
Mahzuni Yar Benim
Halımı Anlasaydı
Bütün Dertliler Gibi
İnleyip Dinleseydi
Ah Dedim Ağladım
Yaremi Bağladım
Eğdi Yar Boynun Eğdi
Mevlam Kerimsin Dedi
Hançer Yarası Değil
Domdom Kurşunu Değdi
Gel Gel Gümle Gel
Gel Gel Gümle Gel
Gel Böğrüme Domdom Kurşunu
Aramadı sormadılar beni
Kendime vermediler beni
Aha geldim gidiyorum ben
Dünyada görmediler beni
Bu diyar bizim diyar
Diyarda sevdiğim var
Toprak ana yandım yandım
Dağlarda yok mudur kar
Tırnağımla kapı yaptım
Kapılar beni boğar
Gözümden Ceyhan aktı
Özümden alev baktı
Eski dostlar nerde nerde
Gül gibi diken çıktı
Aklım bana dargın oldu
Deli diye bıraktı
Gel Mahzuni dağlarım
Neşesi yok bağlarım
Yaprak dökmüş kalbi kalbi
Benim eski bağlarım
Bir sabah rüzgarı gibi
Akıp giden çağlarım
Sana hasret sana vurgun gönlümüz
Neredesin mavi gözlüm
Nerde nerde nerdesin dost
Bu gemi bu karadeniz
Sarı saçlım mavi gözlüm
Nerde nerde nerdesin dost
Ararım izini Dolmabahçe’den
Bir daha dönmez mi bu yola giden
İçimde sen gözümde sen
Sarı saçlım mavi gözlüm
Nerde nerde nerdesin dost
Kurban olam yürüdüğün yollara
Kara peçe yakışmıyor kullara
Uyan bak bizim hallara
Sarı saçlım mavi gözlüm
Nerde nerde nerdesin dost
Bulutlar terinden dağlar kokundan
Sarhoştur sevdiğim Mahzuni bundan
Bir daha gel gel Samsun’dan
Sarı saçlım mavi gözlüm
Seyyah oldum pazar pazar dolaştım
Bir tüccara satamadım ben beni
Koyun oldum kuzum ile meleştim
Bir sürüye katamadım ben beni
Ben beni kendimi canımı özümü
Dostlar beni bir kazana koydular
Kırk yıl yandım daha çiğdir dediler
Ölceğimi gram gram yediler
Bir kantarada tartamadım ben beni
Ben beni kendimi canımı özümü
Deli gönlüm aktı gitti engine
Çok boyandım çok çiçekler rengine
Bir Mahsuni demiş oldum kendime
Olmaz olsun atamadımbeni beni
Ben beni kendimi canımı özümü
Dokunma keyfine yalan dünyanın
İpini beline dolamış gider
Gözlerimin yaşı bana gizlidir
Dertliyi dertsizi sulamış gider
Kimi hızlı gider uzun yol tutar
Kimi altın satar kimi bal tutar
Kimi soğan bulmaz kimi bal yutar
Kimi parmağını yalamış gider
Mahzuni bu nasıl yazı Mahzuni
Bazı şerif olur bazı mahzuni
Yurdunda anasız kızı mahzuni
İnsanlık ardından melemiş gider
Sana bir gün olsun
Gülmedi hayat
Kaderi berbat merdo merdo
Burası gurbet
Gelme demedim mi merdo
Dönme demedim mi
Vururlar seni merdo merdo
Söylemedim mi
Köprünün başına merdo
Pusu kurarlar
Seni ararlar merdo merdo
İzin sorarlar seni kırarlar
Gelme demedim mi merdo
Dönme demedim mi
Vururlar seni merdo merdo
Söylemedim mi
Mahzuni yanıyor sana merdo
Bitti baharım
Bahar ayları merdo merdo
Soldu bağlarım yeşil bağlarım
Gelme demedim mi merdo
Dönme demedim mi
Vururlar seni merdo merdo
Söylemedim mi
Elim kolum kelepçeli
Oy babo oy oy
Koltuk yumuşak ağa deli
Vay babo vay vay
İnsan ol bilime eğil
İnsan gibi her şeyi bil
Rezil olan şehir değil
Köy babo köy köy
Cehalet aklım uçurdu
Beni yerlere geçirdi
Muhtar anamı kaçırdı
Duy babo duy duy
Bu yol böyle gide gide
Yerimiz yoktur dünyada
Kimi hoca kimi dede
Say babo say say
Yıkılacak yanlış giden
Bu işin nedeni neden
İnsanlığı insan eden
Huy babo huy huy
Gel Mahzuni çağlayalım
Yönü dosta bağlayalım
Dövdün bari ağlayayım
Oy babo oy oy
Yüz karası bu alemin şaşkını
Baykuş gibi viranede işin ne
Cemlerin şeytanı fırıl fırıl fırıldak
Yollar düşkünü
Ey utanmaz meyhanede işin ne
Fırıldak adam ben seni neydem
Gelme dergaha zalımsın madem, hayınsın madem
İkrar verdin ikrarını ciğnedin
Hayatında helal lokma yemedin
İnsanım demedin fırıl fırıl fırıldak
Kulum demedin
Hacı Bektaş, Mevlana’da işin ne zalım işin ne
Fırıldak adam ben seni neydem
Gelme dergaha zalımsın madem, hayınsın madem
Açtın Mahzuni’ye yürek yarası
Dünyanın fitnesi yüzler karası
Sübyanın torunu fırıl fırıl fırıldak
Mervan’ın hası
Hüseyin’de, Kerbela’da işin ne
Fırıldak adam ben seni neydem
Gelme dergaha zalımsın madem, hayınsın madem
Bir Elinde Kadeh Var Nerden Gelirsin Canım
İçip De Ağlamayı Derman Bilirsin Canım
Dünya Fani Bahçedir Birgün Ölürsün Canım
Adam Olamadın Gitti Zevzek
Beni Bilemedin Gitti Zevzek
Yürü Be Yürü Be Yürü Be Yürü Be İnsan Değilsin
Kendini Bilmeyen Canım Eli Ne Bilsin
Halkı Halkı Halkı Halkı Hakkı Ne Bilsin
Hele Bak Şu Aynaya Yüzün Yüze Benzer Mi
Ta Sabahtan Uyumuş Gözün Göze Benzer Mi
Vay O Boyun Devrilsin Özün Bize Benzer Mi
Mahsuni Bu Haliyle Nereye Vardın Canım
Sen Bu Ele Gelmeden Nerde Yatardın Canım
Belinde Barabellom Kimi Kurtardın Canım
Darıldım ben sana canım, böyle mi olacaktı?
Vuruldum baksana, kanım yerde mi kalacaktı?
Hapishane içinde minderim kana battı
Yahu bu ne haldir, öldüm yedi yıldır
Gardiyan çekti gitti
Dağ gibi ömrüm benim ne çabuk söndü bitti
Darıldım ben sana canim, böyle mi olacaktı?
Vuruldum baksana, kanım yerde mi kalacaktı?
Yoruldum hal bilmezden, yaş geldi kırka çıktı
Dirildim dirildim geri öldüm, dostlar bizi bıraktı
Mahzuni gelir beyler bizim yaylada yaylar
Yahu deli miyim, yok ölü müyüm?
Parlayan bizi paylar
Ağlama sızlama anam benim bir gün biter yaralar
Darıldım ben sana canim, böyle mi olacaktı?
Vuruldum baksana, kanım yerde mi kalacaktı?
Ulan yalan dünya senden usandım
Kimler gelip geçti mazinde senin
Sana geldim amma gene giderim
Sanki mühim midir gözünde senin
Hani peygamberler hani veliler
Hani Hacı Bektaş hani Ali'ler
Aklı ermez akıllılar deliler
Kimse yürümedi izinde senin
Koca Hüseyin'i kime kestirdin
Pir Sultan'ı kimin için astırdın
Kimde can var ise onu küstürdün
Bir tarak işlemez bezinde senin
Mahzuni Şerif'im uçar güneşe
Dünya senin emeklerin çok boşa
Ben giderim dünya sen sende yaşa
Bir aşık eğlenmez pozunda senin
Berçenek'ten yaya geldim
Aman doktor bak bebeğe
Beşiğini elden aldım
Yandım doktor bak bebeğe
Yıkık yuvam kara yasta
Yalvarırım eşe dosta
Annesi bebekten hasta
Aman doktor bak bebeğe
Kuru soğan yağsız aşım
Yırtık bağrım açık başım
Birşey değil vatandaşım
Aman doktor bak bebeğe
Allah için bir merhem çal
Öldürür beni bu vebal
Param yok ceketimi al
Aman doktor bak bebeğe
Mahzuni Şerif çobandır
Meskeni dumanlı tandır
Bebektir amma insandır
Aman doktor bak bebeğe...
Kamil olan kalmaz naçar
Gam yeme gönül gam yeme
Kara gündür gelir geçer
Gam yeme gönül gam yeme
Akıttın gözümden yaşı
Sızlar yüreğimin başı
Gelir geçer körün taşı
Gam yeme gönül gam yeme
Mahzuni bade içerim
İçer serimden geçerim
Alır cananı göçerim
Gam yeme gönül gam yeme
Bugün bizim günümüzdür gel otur gel otur
Sen bir yandan ben bir yandan Dilaver Dilaver
Nasıl olsa ömür biter gül otur gül otur
Dem vuralım şundan bundan Dilaver Dilaver
Gel oyna hep oyna
Erzurum Antep oyna
Oyunun kuralı bu
Oynarsan büyük oyna
Bankalarda paran yok ki alasın çalasın
Sevdası büyükler avcunu yalasın yalasın
Bu dünyada nasıl yarsız kalasın kalasın
Gel usandan candan mandan Dilaver Dilaver
Gel oyna Dilaver
Gül oyna Dilaver
Bırak düşman çatlasın
Çal oyna Dilaver
Bahar geldi bağda çiçek açıyor
İçenler de içmeyen de göçüyor göçüyor
Bir fırtına gibi geldi geçiyor geçiyor
Mahzuni de bu cihandan Dilaver Dilaver
Gel oyna Dilaver
Gül oyna Dilaver
Bırak düşman çatlasın
Çal oyna Dilaver
Elim kolum kelepçeli
Oy babo oy oy
Koltuk yumuşak aga deli
Vay babo vay vay
İnsan ol bilime eğil
İnsan gibi her şeyi bil
Rezil olan şehir değil
Köy babo köy köy
Cehalet aklım uçurdu
Beni yerlere geçirdi
Muhtar anamı kaçırdı
Duy babo duy duy
Bu yol böyle gide gide
Yerimiz yoktur dünyada
Kimi hoca kimi dede
Say babo say say
Yıkılacak yanlış giden
Bu işin nedeni neden
İnsanlığı insan eden
Huy babo huy huy
Gel Mahzuni çağlayalım
Yönü dosta bağlayalım
Dövdün bari ağlayayım
Oy babo oy oy
Ağla gözüm ağla
Dağlar karalı bugün
Çağla yaşım çağla
Gönlüm yaralı bugün
Kar yağmış saçlarıma
Ömrüm boralı bugün hey can
Aklım nereli bugün hayran
Deli miyim ben
Ellerin bahçesinde gülden banane canım
Bir gün için ağlarsın elden sanane canım
Ben bu yoldan dönerem
Lanet dönene canım hey canım
Ömrüm önüne sonuna kurban
Deli miyim ben
Mahzuni ak diyerek yandı gelele canım
Kaşına bir güvercin kondu gelele canım
Ağustos'ta gönlümü doldu gelele canım hey canım
Düştüm dünya yoluna gurban deli miyim ben
"Yuh ancak memleketine, ailesine, kendine olana aittir. Yuh memleket çocuğuna değil memleket düşmanına aittir."
Uzaktan yakından yuh çekme bana
Sana senin gibi baktım ise yuh
Efendi görünüp bütün insana
Hak'kın kullarını yıktım ise yuh
Yuh yuh soyanlara soyup kaçıp doyanlara
Fakire, yetime, halka kıyanlara
Yuh nefsine uyanlara yuh
Ben hoca değilim muska yazmadım
Boş boşuna arap halkı gezmedim
Kuvvetliyi sevip zayıf ezmedim
Namussuza boyun büktüm ise yuh
Yuh yuh ben böyleysem
Yuh yuh sen öyleysen yuh
Ne demek efendi, bey ve bu köle
Fakir soymak yakışır mı kamile
Her dakka başımda bin bir hile
Yapıp yapıp kafa çektim ise yuh
Yuh yuh soyanlara soyup kaçıp doyanlara
Nefsine uyanlara yuh
Bu kadar milletin hakkın alanlar
Onları kandırıp zevke dalanlar
Diplomayla olmaz hakim olanlar
Suçsuzun başına çöktüm ise yuh
Yuh yuh soyanlara soyup kaçıp doyanlara
Memlekete kıyanlara yuh
Mahzuni'yim benden başlar asalet
Asillere paydos bey'e nihayet
Şu insanlık derde girerse şayet
Ben bu sefillikten bıktım ise yuh
Yuh yuh ben böyleysem
Yuh yuh sen öyleysen
Yuh yuh soyanlara insan kıyanlara
Yuh uyuyanlara yuh yuh
İşte gidiyorum çeşmi siyahım
Önümüze dağlar sıralansa da
Sermayem derdimdir hey hey sevetim ahım
Karardıkça bahtım karalansa da
Haydi dolaşalım yüce dağlarda
Dost beni bıraktı ah ile zarda
Ötmek istiyorum hey hey viran bağlarda
Ayağıma cennet kiralansa da
Canımı bağladım zülfün teline
Dost beni bıraktı elin diline
Güldü mahzuni nin hey hey berbat haline
Mervanın elinde paralansa da
Bu Yıl Benim Yeşil Bağım Kurudu
Dolu Vurdu Yapraklarım Çürüdü
Benim De Saz Tutan Elim Var İdi
Şimdi Bir Köşede Yatar Ağlarım
Benim İle Lokma Yiyip İçenler
Gölgemin Altında Konup Göçenler
Sizi Zalim Dar Günümde Kaçanlar
Ben Kendi Kendime Çatar Ağlarım
Çırpına Çırpına Bir Yuva Kurdum
Bebeği Görmedim Kundağı Gördüm
Derya'da Boğuldum Karaya Vurdum
Çileden Çileye Bakar Ağlarım
Mahzuni Şerif'im Budur Ahvalim
Zamane Bozulmuş İnsanlar Zalim
Kıyamete Kadar Gider Bu Halim
Sabır Edip Matem Tutar Ağlarım.
Hızlı hızlı giden yolcu
Bu mezarda bir garip var
Bak taşına acı acı
Bu mezarda bir garip var
Kurumuş yeşil otları
Toprak olmuş umutları
Gökte mavi bulutları
Bu mezarda bir garip var
İzi bile yok dünyada
Onu aramak beyhuda
Ne gezersin bu ovada
Bu mezarda bir garip var
Gökler yüksek toprak derin
Rüzgar eser serin serin
Senin olsun çiçeklerin
Bu mezarda bir garip var
Etrafı agaç dizili
Vücudu toprak sızılı
Taşı Mahzuni yazılı
Bu mezarda bir garip var
Gücenme ey sofu baba
Biz aşığız kör değiliz
Ver bir selam al merhaba
İkiliğe yar değiliz
Hudey hudey hür aşkına
Yol verin gitsin şaşkına
Adaletsiz padişahın
Canavar girsin köşküne
Adem olan adem sever
Adalete boyun eğer
Kul hakkı dünyayı değer
Biz cana kıyar değiliz
Oooooo meyhaneci
Şarab'ın bugün çok acı
İnsanlar konar göçerler
Kimi hoca kimi hacı
Gider Kul Mahzuni gider
Gider dostu tavaf eder
Benim bildiğim bu kadar
Biz cahile uyar değiliz
Hudey hudey hür aşkına
Biz içeriz pir aşkına
Adaletsiz Hükümdarın
Ateşler düşsün köşküne
Oooooo meyhaneci
Bugün şarab'ın çok acı
İnsanlar kabe misali
Gelen derviş giden hacı
Sinemi zalime açtım
Vur diye vur diye
Divane gönlümden kaçtım
Dur diye dur diye canım
Aynalar yüzüme küstü
Yaradan özüme küstü
Tabipler gözüme küstü
Kör diye kör diye canım
Mahzuni düştüm ağladım
Baharda coştum çağladım
Çok cahile bel bağladım
Pir diye pir diye canım
Bizim köyün tek sahibi
Bir kınalı dürzü dürzü
Kan emiyor yılan gibi
Bir kınalı dürzü dürzü
Dürzülerde olmaz gurur
Dürzü başı eğik durur
Dışı müslüm içi gavur
Bir kınalı dürzü dürzü
Dürzü gezer nazlı nazlı
Dürzüde çok şey gizli
Bizim dürzü dört boynuzlu
Bir kınalı dürzü dürzü
Dilinde cennet âlası
Yüzünde kara cilası
Mahzuni'nin baş belası
Bir kınalı dürzü dürzü
Mevlam gül diyerek iki göz vermiş iki göz vermiş
Bilmem ağlasam mı ağlamasam mı ağlamasam mı
Dura dura bir sel oldum erenler
Bilmem çağlasam mı çağlamasam mı bilmem çağlasam mı
Dura dura bir sel oldum erenler
Dura dura bir sel oldum erenler bilmem çağlasam mı çağlamasam mı
Milletin sırtından doyan doyana doyan doyana
Bunu gören yürek nasıl dayana nasıl dayana
Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana
Bilmem söylesem mi söylemesem mi bilmem söylesem mi
Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana
Yigit muhtaç olmuş kuru soğana
Bilmem söylesem mi söylemesem mi
Mahzuni Şerif'im dindir acını dindir acını
Bazen acılardan al ilacını al ilacını
Pir Sultanlar gibi dar ağacını
Bilmem boylasam mı boylamasam mı bilmem boylasam mı
Pir Sultanlar gibi dar ağacını
Pir Sultanlar gibi dar ağacını bilmem boylasam mı boylamasam mı